Sitedeki Yeriniz : Ana Sayfa » Haberler » SON DAKİKA… Yenidoğan Çetesi hakkında kan donduran işkence iddiası: Çocuğumun kolları davul gibi şiş

SON DAKİKA… Yenidoğan Çetesi hakkında kan donduran işkence iddiası: Çocuğumun kolları davul gibi şiş

 Fotoğraf

SON DAKİKA… Yenidoğan Çetesi hakkında kan donduran işkence iddiası: Çocuğumun kolları davul gibi şişmişti mosmordu!
SON DAKİKA... Para için bebekleri göz göre göre ölüme terk eden Yenidoğan Çetesi Türkiye'nin gündemine yerleşti. Çete, nisan ayında yapılan operasyonla çökertilirken 12 bebeğin ihmal nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi. Mağdur ailelerin anlattıkları ise çetenin kan donduran yüzünü gözler önüne serdi. Selda ve Vedat Aydın, Özel Reyap Hastanesi'nde doğan bebeklerine çete tarafından işkence edildiğini söyledi: Kolları mosmordu!

Mehmet AVŞAR-SABAH


Yenidoğan Çetesi ile ilgili ortaya çıkan her detay tüyler ürpertti. Mağdur ailelerin anlattıkları çetenin kan donduran yüzünü gözler önüne serdi. İstanbul Beylikdüzü'nde bulunan Özel Reyap Hastanesi'nde doğum yapan genç kadının anlattıkları ise şoke etti.



Öyle ki İstanbul'un Esenyurt ilçesinde yaşayan Vedat ve Selda Aydın (37) çifti, 2019 yılının haziran ayında tüp bebek yöntemi ile ismini Umut koydukları sağlıklı bir bebeklerine kavuştu. Doğum için Beylikdüzü ilçesindeki Özel Reyap Hastanesi'ni tercih eden çift, doğumdan sonra tam bir kâbus yaşadı. Yenidoğan Çetesi'nin lideri Dr. Fırat S. ve çete üyeleri tarafından sağlam bebek SGK'dan günde 10 bin lira alabilmeleri için yoğun bakıma yatırıldı.



SAĞLAM BEBEK İÇİN 'NEFES ALAMIYOR' DEMİŞLER

Şu an 5 yaşında olan Umut'un annesi Selda Aydın, yaşadıklarını ve iddialarını SABAH'a tek tek anlattı. Doğumdan sonra ne çocuğunu bağrına basabildiğini ne de doyasıya sevebildiğini söyleyen Aydın, o günü şöyle anlattı: "Özel Reyap Hastanesi'nde çocuğumu sezaryen ile dünyaya getirdim. Bebeğimin kilosuna baktılar, her şeyini kontrol ettiler, her şey normaldi. Ancak bu arada bebeğime hangi doktorun baktığını göremedim.

Sonra Dr. Fırat Sarı geldi. Çocuğumun nefes alma sorunu yaşadığını, entübe olduğunu ve kuvöze alacaklarını, birkaç gün daha hastanede kalacağını ondan sonra taburcu olacağını söyledi. Doğumdan 2 saat sonra aşağı inip kuvözde bebeğini görmeye gittiğimde ise Dr. Fırat Sarı tarafından azarlandım."


"O GÜN DOĞAN TÜM SAĞLIKLI BEBEKLERE AYNI TEŞHİS KONDU"

Anne Selda Aydın sözlerine şöyle devam etti: "Ben Ramazan Bayramı öncesinde doğum yaptığım için bayram tatili araya girdi. Tatilde çocuğumu eve götürmek istedim fakat yönetim bana 'Çocuğu tatilde taburcu edemeyiz' deyip engel oldu. Ben çocuğumun iyi olduğunu ve götürmek istediğimi söyledim. Ancak Dr. Fırat Sarı, tatlı bir dil ile çocuğumun kalması noktasında beni ikna etmeyi başardı. Biz bayramdan sonra hastaneye gittiğimizde çocuk hâlâ entübeydi.


Çocuğum nefes alamıyor ve karnı davul gibi şişmişti. Çalışanlar ise müziği son ses açmış, ellerindeki telefonların içinde kaybolmuşlardı. Kimse ne bebeğimle ilgileniyor ne de doğru dürüst bana cevap veriyordu. Umut'un yanında Ali Eren isminde bir çocuk yatıyordu, annesi ile aynı gün doğum yapmıştık. Seyhan adındaki erkek hemşire elindeki pisliği battaniye ile sildi sonrada o battaniyeyi Emir'in üstüne örtü. Hemen çocuğun annesini aradım ve bu olanları anlattım. Sadece Umut değil, doğum yaptığım gün doğan tüm sağlıklı bebeklerin aynı hastalığa ve aynı tedaviye maruz bırakılmaları mantığa ve akla uymuyor. Aileler mağdur edildi."

'TABURCU EDECEĞİZ' DEDİLER, GÜNLERCE TABURCU ETMEDİLER: DÖRT BEBEĞİNİN ÖLÜMÜNE ŞAHİT OLDUM

Aydın, hastanede olan biteni sorguladığı için Dr. Fırat Sarı'nın kendisine "Sen gelme kocan gelsin. O daha anlayışlı. Sen evhamlısın" dediğini ifade etti. Aydın, yaşadıklarının anlatmaya şöyle sürdürdü: "Çocuğumu entübeden çıkardılar. 'Umut'un durumu gayet iyi. 1-2 gün içerisinde taburcu edeceğiz' dediler. Eşimle birlikte çok sevindik, ama aradan günler geçmesine rağmen taburcu etmediler. Ben 'Neden böyle yapıyorsunuz?' diye sorduğumda çocuğun akciğer enfeksiyonu kaptığı ve bir süre daha kalacağı söylendi.


Dr. Fırat Sarı ise 'Akciğer enfeksiyonu geçmeyene kadar sana çocuğu teslim edemeyiz, çok tehlikeli' dedi. Ben ise çok korkuyordum. Hastanede kaldığım süre içerisinde dört bebeğin öldüğüne şahit oldum. Esenyurt Devlet Hastanesi'nde çalışan tanıdık hemşireler ise bu durumun normal olmadığını, bunların SGK'dan para almak için çocuğu orada tutuklarını, Umut'un hemen hastaneden almam gerektiğini söylediler."


"SGK'DAN PARA ALMAK İÇİN ÇOCUĞUMU HASTANEDE TUTTULAR"

Hastanede Seyhan adındaki bir hemşirenin bebeklerle ilgilendiğini ifade eden anne Aydın, bebeklerin işkence gördüğüne dair emareler de gördüğünü ifade edip yaşadıklarını paylaştı: "Ben çocuğumu emzirirken, Seyhan hemşirenin ağlayan bir bebeğe 'Bak ben seni tokatlarım' diye bağırdığına şahit oldum. Eve gidince eşime dedim ki, 'Bunlar çocukları dövüyorlar. Eşim ise 'Saçmalama şaka yapmıştır' dedi. Ertesi gün Umut'u görmeye gidince bebeğimin göğüslerinin mosmor olduğunu, kolunda ve elinde de morluklar olduğunu gördüm. Ağlamaya başladım ve kan tahlili istedim. Bana 'Boşuna evham yapmışsın, çocuğunuz sapa sağlam!' dendi.

Ben de 'Madem ki çocuğum sağlam, çocuğumu verin evime götüreceğim' dedim. Cevap olarak 'Olmaz, daha enfeksiyon devam ediyor. Bir süre daha kalacak' denildi. Tam 40 gün çocuğumu hastanede yatırdılar. Durumumuz perişandı. Bir bebek ağlamasıyla hastane adeta inliyordu. Sesin çocuğuma ait olduğunu anladım. Kapıyı kırdım, içeri girdim, 'Çocuğumu verin' diye bağırdım. Hemşire bana kızdı 'Ne var? Kan alıyorum çık git' diye beni azarladı. Şikâyetçi olacağımı söyleyince de hemen Dr. Fırat S.'yı aradı. Daha bir gün öncesinde 'Bebeğin enfeksiyonu var, veremeyiz' diyen Fırat S. şikâyet sözünü duyunca bu sefer 'Yarın çocuğu verelim' dedi. Niyetlerini anlamıştım. SGK'dan para almak için çocuğumu orada tutuyorlardı."



GÜNLERCE SÜREN İŞKENCE, MORLUKLAR: ÇOCUĞUM BİR TÜRLÜ İYİLEŞMEDİ

Aydın, bebeklerin sadece kuvözde tutulmadığını, işkenceye de maruz bırakıldığını iddia ederek şu ayrıntıları paylaştı: "Çocuğumu almaya gittiğimde, çocuğumu çoktan kuvözden çıkarıp giydirdiklerini gördüm. Başına şapka takmışlar. Ben hemen üstündekileri çıkardım. O an dehşete düştüm. Çocuğumun kollarını patlatmışlardı, davul gibi şişmişti. Başı ve bacakları her tarafı şiş içinde morarmıştı.


Çocuğumu alıp eve getirdim daha sonra çocuğumu kontrole götürdüğümde ise sahte gülücükler atıyorlardı. Beş yıl boyunca sürekli kontrole götürdüm. Çocuğum bir türlü iyileşmedi; sürekli ciğerlerinden hastalandı, zatürre oldu. Şimdi yine tedavisi devam ediyor. Yedikule Hastanesi'nde randevu aldım, çocuğumu oraya götüreceğim. Çocuğum ölmedi ama bu Yenidoğan Çetesi bana ve çocuğuma hayatı zehir etti" dedi. Aydın çifti, dün Büyükçekmece Adliyesi'ne giderek Özel Reyap Hastanesi, Dr. Fırat Sarı ve Yenidoğan Çetesi hakkında suç duyurusunda bulundu.








18:10, 23.10.2024


Haber Yorumları

DOĞU GÜNEŞİ GAZETESİ ARDAHAN'DA GÜNLÜK YAYIN YAPAN MÜSTAKİL VE SİYASİ BİR GAZETEDİR. İLETİŞİM; SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEMET AVŞAR; 05414757500