KENDİ KÖYÜNE YATIRIM YAPMAK İSTİYOR; ANCAK YER BULAMIYOR
Yücel kalaycı 40 yıldır Bursa’da yaşıyor, ancak aklında, fikrinde 25 yaşına kadar yaşadığı memleketi Ardahan’ın Posof ilçesinin Gönülaçan köyü hiç çıkmamış. Hayatı boyunca hep bir gün memleketine dönme hayalini kurmuş. Ancak dönemiyor, sebebi ise babadan kalan arazileri kanunen kullanamıyor çünkü kendine babadan miras kalan araziler sadece onun değil tapuda kardeşlerinde isimleri var, yani hisseli. Hal böyle olunca da yatırım yapacak yapamıyor, bu arazileri kullanması için tapuda hissesi olan kardeşlerinin de hissesini alması lazım. Ancak bu gün hayata olmayan kardeşlerinin, çocukları ve torunlarının da noter taktikli imzalarının olması gerekir. Onlarda dünya üzerinde o kadar dağılmışlar ki bir araya getirip onların onayını alması da pek mümkün görünmüyor.
Aslında Kalaycının başına gelenler, köyüne dönmek isteyen binlerce Ardahanlının sorunu. Miras yolu ile bölünmüş araziler işlevliğini kaybetmiş durumda. Bu durumu çözmek için devlet arazileri toplulaştırma projesi başlattı ancak bu çalışmalar çok yavaş yürüyor. Bir ara Göle İlçesinde çalışmalar başladı fakat ne hikmetse gerisi getirilemedi.
YASAL BİR HAK OLMASINA RAĞMEN HAZİNE ARAZİSİNDEN FAYDALANAMIYOR
“Bu köyün temelini dedem attı ama ben köyümde ev yapamıyorum, hayvancılık yapamıyorum.” diyen Posof- Gönülaçan köyünden Yücel Kalaycı peki ne yapsın?
65 yaşındaki Kalaycı, 2017 yılından beri aşınmadık devlet kapısının kalmadığını söylüyor, zira köyünde arazinin içinde yer alan 3 buçuk dönümlük bir hazine arazisi var ihaleye girip orayı satın almak istiyor. Bundan daha makbul bir şey olamaz. Kanunen yasal bir durum. Ancak dönemin kaymakamları her seferinde bazı art niyetli köylülerin sözünü dikkate alarak o hazine arazisinin satılmasına sıcak bakmamışlar. Köylünün rızası yok diye bu talebi geri çevrilmiş.
Köyde ev yapacak yer bulamadığı için beli bir ücret karşılığında köyün ilk okuluna yerleşen Kalaycı, burayı tekrar restore ederek yazları memleketinde hasret gideriyor.
Ancak Kalaycı’nın gençliğinden beri bir hayali vardı. köyünde modern bir küçük baş hayvancılık çiftliği kurmak. Amacı 40 yılık birikimiyle birlikte 35 yaşındaki oğlunu devlet teşviklerinden yararlandırmak. Oğlunu köye yerleştirmek, göçü tersine çevirerek başkasına da iyi örnek olmak. Kendi öz kaynaklarını da üstüne koyarak devasa bir tesis kurmak. Ancak bazı yanlış zihniyetler Kalaycı ve köyüne dönmek isteyen Kalaycı gibilerine köyüne dön-yaşa fırsatı vermiyor. Köyün canlanmasını istemeyenlerin olduğunu yazın o köylerde haber yaparken şahit olmuştum. Adam traktörünü bir evin önüne, römörkünü bir başka evin önüne, patosu başka bir evin önüne park etmiş. Göçüp gidenlerin evlerine arazilerine adeta konmuş durumdalar. Sınırsız bir özgürlük söz konusu, çekip gidenlerin tekrar köye dönüp söz sahibi olmasını istemiyorlar. Kısacası rahatlıklarının bozulmasından endişe duydukları için gurbete yaşayan komşularının geri dönüş yapmamaları için de ellerinde gelen her şeyi yapıyorlar.
ARDAHAN VALİSİ İLE GÖRÜŞMEK İSTİYOR
Kalaycı, her ne kadar işin muhatabı Posof Belediye Başkanı Cahit Ulgar olmasa da Ulgar ile görüşmesinde de bu konuda destek bulmadığını söylüyor. Kalaycı, “son ümidim Ardahan Valisi Sayın Hüseyin Öner.” diyor, kendisiyle görüşüp derdini anlatmak istediğini belirti.