Sitedeki Yeriniz : Ana Sayfa » Haberler » 23 HANEYE MEKTUP

23 HANEYE MEKTUP

 Fotoğraf

23 Haneye Mektup

Muhalefet partileri, neden hala muhalefete, iktidar partisinin neden yıldızı hiç sönmüyor?
İşte bütün bunların cevabını aşağıda sizlere aktaracağım. Bütün bu soruların cevabı Sn. Cumhurbaşkanımızın sözlerinde gizli. Olayları doğru analiz ettiğimizde başarının sırrı ortaya çıkıyor.
Sn Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı seversiniz sevmezsiniz ben bilmem, ancak atalarımız ne demiş, “Yiğidi öldür, ama hakkını ver” Bir kişi çıkar, hem dünyanın mazlumlarına, hemde kendi ülkesinde ki mazlumlara umut ışığı olur.

İşte bu bir kişi alışa gelmiş çürümüş düzeni yıkar geçmekle kalmaz, aynı zamanda kimsenin görmediği önemli gelişmeleri görür istikamete önemli adımlar atar. Halkının geleceğini kurtarır.
Bende bir Kürt olarak yılardır kendi halkıma Kürt, Türk fark etmez, biz bu ülkenin sahibiyiz, misafiri değiliz.

Ülkemize canımızla , kanımızla sahip çıkacağız. Dışardan ve içerde bizim birliğimizi bozan elleri kıracağız. Hep birlikte Türkiye olacağız. Diye diye inanın dilimde tüy bitti. Ancak ne yazık ki birileri kendi kendini ötekileştirmek için kendi çocuklarının geleceğini bile heba etmekten çekinmiyor.

Beni anlayıp aynı fikirde olduğunu beyan edende oldu, anlamak istemeyen de oldu. Ancak ne olursa olsun biz doğru yolda ayrılmayacağız.

2002 yılından beri R. T. Erdoğancıyım. Beni tanıyan iyi bilir. Benim çizgim nettir. Başım gitse dahi dönmem yolumda.

Düşündüğüm şeylerin hepsini bir bakmışım, bir başkası dinlendiriyor. Buda beni çok mutlu ediyor. Benim duygularımın bir tercümanı var. Bu kişi Sn. Cumhurbaşkanımız R. T. Erdoğan’dan başkası değildir.

Aylar önce bir projem vardı. Ardahanlı dernek başkanlarınada öneride bulundum. Biz dışarıdaki derneklerimizden şunu istiyoruz, dedim, sadece şöyle bir kampanya başlattın, herkes imkanları dahilinde köyüne, baba ocağına sadece bir fidan diksin. Milyonlarca Ardahanlı gurbette yaşıyor, bu Ardahan’da milyonlarca fidanın dikilmesi anlamına gelecek. Terk edilip yalnızlığa mahkum edilen memleketimiz cennete dönüşecek.

Çok şükür ki bu gün bir kez daha Cumhurbaşkanımızla gurur duydum. Memleketin bu kanayan yarasını 23 milyon haneye mektup göndermekle, hem mektup kültünün yeniden yaşamasını, hemde ülkemizin ağaçlandırmasını sağlayacak.

Çok memnun oldum. Sn. Cumhurbaşkanımızın bu girişimi beni bir kez daha umutlandırdı. Muhalefettin “hem ormanları kesip mektup kağıdı yapacaksın, hemde ağaç dikeceksin. Biz ne anladık” sözünede katılmıyorum. Bunların ufku o kadar daralmışki sadece her şeye eleştiri mahtığıyla bakıyorlar. Tabiki ağaç sanayiside işleyecek yeni fidanda ekilecek.

Ben sözü daha fazla uzatmadan Sn. Cumhurbaşkanımızın konuşmasını sizlerle paylaşmak istiyorum.

. “Tohum saç, bitmezse toprak utansın. Hedefe varmayan mızrak utansın. Hey gidi küheylan koşmana bak sen. Çatlarsan doğuran kısrak utansın. Eski çınar şimdi Noel ağacı, dallarda iğreti dallar utansın. Ustada kalırsa bu öksüz yapı, onu sürdürmeyen çırak utansın”

Tohumları saçmak bizim, onu büyütmek toprağın işidir. Öyle mi? Ne kadar çok tohumu ne kadar çok fidanı toprakla buluşturur ve elbette tabiatın işini kolaylaştırmak için ona bakarsak orman varlığımız o derece hızlı artacaktır. Tabi ki burada şöyle beraber geleceğin yeşil Türkiye’sini bir konuşmak gerekirse, biliyorsunuz bakanlığımızın PTT vasıtasıyla ülkemizdeki 23 milyon haneye ulaştırdığı mektupların ilişiğinde veya içinde kara çam tohumlarından ne kadar fazlasını toprakla buluşturacağız, onun tohumunu o zarfın içerisine koyarak benim imzamla bakanlığımız bunları size gönderiyor. 23 milyon. Ve büyümesini sağladığımız takdirde inşallah bu hedefe o kadar çabuk ulaşacağız. İnşallah biraz sonra ilk mektubu posta kutusuna atarak bu projeyi başlatıyoruz.
23 MİLYON MEKTUP ELEŞTİRİSİNE YANIT
Bu projenin aynı zamanda internetin ve cep telefonunun yaygınlaşmasıyla artık hayatımızdan çıkma noktasına gelen mektubun yaşatılması yönünde de adım olacağına inanıyorum. Birileri kampanya yapıyor. Diyor ki, hem yeşilden bahsediyorsunuz, hem ormandan bahsediyorsunuz, hem ağaçları kesmek suretiyle zarf, mektuplarla israfa gidiyorsunuz… Ne alakası var ya? Şu anda ormanlarımız, yeri gelen bazı yerlerde hiç kesilmiyor mu zannediyorsunuz? Hem ormanı rahatlatmak hem de ormanlarda, bu duruma gelmiş ağaçlar kesilir, temizlenir. Onlar da bir taraftan kendi sektörlerinde bunlar kullanılır.
Şimdi gazetecilik, bütün bu gazete kağıtları vesaire, gerçekten çok çok kalite, verimli olan ağaçlardan mı üretiliyor zannediyorsun? İşte bunlardan. Burada da zarf, kağıt bunlardan elde ediliyor. 23 milyon aileye bu tohumlar gidecek. Oradan karaçam üreteceğiz ve bereketlenecek ormanlarımız. Ağzı olan herkes konuşuyor ya. Hadi onlar konuşmaya devam etsin, biz de işimize devam edelim. Mehmet Avşar/ Ardahan


22:11, 21.03.2018


Haber Yorumları

DOĞU GÜNEŞİ GAZETESİ ARDAHAN'DA GÜNLÜK YAYIN YAPAN MÜSTAKİL VE SİYASİ BİR GAZETEDİR. İLETİŞİM; SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEMET AVŞAR; 05414757500