Ardahan Üniversitesinin sondan 2. olmasını içini sindiremeyen Ardahan kamuoyu, Rektör Ramazan Korkmaz’dan bir açıklama beklemesine rağmen Rektör Korkmaz sondan 2. olmak normalmiş gibi davranıyor.
Ancak Ardahanlılar Rektör Korkmaz’dan ciddi bir açıklama bekliyorlar. Bunca devlet desteğine rağmen, paraların oluk oluk aktığı bir üniversite her imkana sahip iken, nasıl sondan ikinci olur diye soran halka Rektör yine kulaklarını tıkamış durumda. Rektör Korkmaz ise hiç bir şey olmamış gibi gündemi başka konularla meşgul etmesi Ardahan’da şaşkınlıkla karşılanıyor.
Rektörün yılardır KUNİB diye öve öve bitiremediği şeyin külden bir dağ olduğunu söyleyen Ardahan halkı sondan ikinci olduğunun ortaya çıkmasıyla bu külden dağın savrulduğunu belirtiyorlar.
BU BAŞARISIZLIK SÜPRİZ OLMADI
Röportaj yaptığımız Ardahan halkı, ‘ ‘şehirler batıya doğru gelişirken eşyanın tabiatına aykırı bir şekilde Rektör Ardahan Üniversitesinin kampüsünü şehrin 8 km. uzağına ve doğusuna kurarak sondan ikinciliğin temelini o gün atmıştı zaten bu bizim beklediğimiz bir şey.’’ Ayrıca Halkın dile getirdiği bir diğer önemli detay ise Rektörün işe aldıkları kişilerin cv’leri, bu konuda çok tepki çeken ARÜ Rektörünün bu kadar özgür olması özelikle eleştiriliyor. Üniversiteyi ve Rektörü denetleyen bir mekanizmanın olup olmadığını da merakla soran Ardahan halkı. eş, dost ve siyasi görüşe göre işe alımların olduğunu iddia ediyorlar.
ÇETE LİDERİ İLE AYNI KAREDE YER ALMASI ARDAHAN'DA RAHATSIZLIK YARATI
Son olarak Çete lideri suçundan hüküm giymiş olan Sedat Peker ile Ardahan Üniversitesi Rektörü Ramazan Korkmaz’ın, İstanbul’da düzenlenen bir organizasyonda aynı karede poz vermesinin basında yer alması Rektör Ramazan Korkmaz’ın çete lideriyle aynı karede olması da Üniversitenin sondan ikinci olmasına yeteri neden olarak halk tarafından gösteriliyor.
Ardahanlılar Üniversitenin bilimin ve ilmin ışığında yoluna devam etmesi gerektiğine vurgu yaparlarken, Rektörlerin kendi siyasi görüşlerini asla ve kata bu işe karıştırmamaları gerektiğini dile getiriyorlar.
Yakında Rektörlük görevi sona erecek olan Rektör Korkmaz’ın ardında Üniversite için altın yılların başlangıcının dileğinde olduğunu da dile getiren vatandaşlar, ‘’Ümidimiz tüm toplumu kucaklayan alçak gönüllü, ayrımcılık yapmayan, ırkçılığa kesinlikle karşı duran, ötekileştirmeyen, siyasi görüşünü değil, üniversiteye bilimi hakim kılan halktan bir rektör seçerler. Ancak böyle bir rektörün idaresi altındaki bir üniversite sonlarda değil, başlarda yer alır’’ temennisinden bulundular.
URAP'A GÖRE İSE;
URAP sonuçlarında genel olarak yeni kurulan ve ülkenin doğusunda, kuzeyinde kalan üniversitelerin akademik açıdan yüksek bir performansa sahip olmadığı gözükmektedir. Bunun bir sonucu olarak, en iyi 15 listesinde, Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri’ nden sadece Erzurum Atatürk Üniversitesi ile Gaziantep Üniversitesi; Akdeniz Bölgesi’nden ise Çukurova Üniversitesi bulunmaktadır. Karadeniz Bölgesi’nden hiç bir üniversite ise ilk 15’te kendisine yer bulamamıştır.
En zayıf performansa sahip 15 Üniversite listesine bakıldığında ise Mardin Artuklu Üniversitesi, en az akademik başarıya sahip üniversitedir. Ayrıca, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, Ardahan Üniversitesi, Muş Alparslan Üniversitesi, Kilis 7 Aralık ve benzeri diğer doğu ve güneydoğu üniversitelerimiz en zayıf akademik performansı gösteren üniversitelerde başı çekmektedirler.
Bu sonuç, nitelikli üniversite anlayışının Türkiye geneline homojen bir şekilde yayılmadığını, bölgeler arasında akademik performans açısından farklılıklar olduğunu göstermektedir. Bu durum, kamuoyunda karşılaştığımız “bu kadar çok üniversitenin açılmasının ne kadar mantıklı olduğu” sorusunu da akıllara haklı olarak bir kez daha getirmektedir. Özellikle yeni üniversitelerde kütüphane imkanlarının kısıtlı olması (hatta kütüphane binasının bile olmaması), online veritabanlarının yetersiz olması da bilinen bir gerçektir. Bu bakımdan, Türkiye’deki üniversitelere ve bilime bakış açısının önemli revizelere ihtiyacı olduğu düşünülmektedir.