Dün hem güzel bir gündü, zira Ardahan’ın önemli bir hayali gerçekleşiyordu. Ancak günün bir yanı bahar bahçe iken diğer yanın da ise Türkiye ve Ardahan siyaseti adına yakışık olmayan hareketlerin damgasını vurduğu bir gündü. Eskimiş milletvekili Ensar öğütün baş köşede ağırlanırken, milletvekilliğini halkın büyük desteğiyle onun elinde alan HDP Milletvekili Taşkın Aktaş’ın eşiyle birlikte Belediye Başkanı Faruk KÖKSOY’un şoföründen sonra protokolde yer verilmesi Türk siyasi yaşamında tarihe kara bir sayfa olarak geçti.
Böylesi dışlayıcı ve ötekileştirci hareketler ne kadim toplumumuzun örf ve adetlerinde yeri var, nede Türk devlet yapısının geleneğinde vardır. Seversin sevmesin o Ardahan’da 1. Parti olmuş bir partinin demokrasiyle seçilmiş bir Milletvekilidir. O na protokolde belediye başkanının şoföründen sonra en son sıralarda oturtmayı reva gören zihniyeti şiddetle kınıyorum. Bunun sorumlusu kim olursa olsun fark etmez bu davranış ne Ardahan’a nede Ardahanlı ticaret erbabını temsil eden, ev sahibi ATSO Başkanı Çetin Demirciye yakışmadı. TOBB’ni Ardahan’da ki temsilcisi konumundaki Demirci olaya el koyup bu çirkin olayı iyiye, güzele doğru evirilebilirdi. Ancak o da oralı olmadı. Beklide CHP’ye yakınlığıyla bilinen çetin de tıpkı Öğüt ve aynı zihniyeti taşıyan diğer CHP’liler gibi Taşkın Aktaş’ın Milletvekilini hazmedemiyordu. Bilmiyorum. Daha doğrusu aklım almıyor.
Sadece bu konuda AK Parti Milletvekili Orhan Atalay’ın görüşünü sorduğumuzda çok şaşkın olduğunu gözlemledik, Aktaş’ın geldiğinden haberdar olmadığını söyledi. Kendisine baktığında Aktaş’ın kapıda ayrıldığını öğrendi ve o da böyle bir şeyi tasvip etmediğini söyledi.
Evet olmadı beyler, bu olay benim gibi toplum vicdanını da kanatmıştır. Anadolu’da bir söz vardır ‘’düşmanınız bile dahi olsa evinize geldiğinde o na saygıda ve hürmete kusur etmeyeceksin odanızın baş köşesinde yer verip en iyi şekilde ağırlayacaksın’’ yiğitlik budur, insanlık bunu gerektirir. Biz atamamızdan ailemizden böyle gördük. Kaldı ki Taşkın Aktaş bu ülkenin düşmanı değil yurtsever bir insanıdır. Onun insani yönünün Ardahan’da akını vermeyen yoktur. Bir gün bile savaşı savunmamış olup hayatı boyunca barış için mücadele vermiş, hala da vermektedir.
Ben bir gazeteci olarak Aktaşla pek bir yakınlığımda yoktur. Hata ara sıra en şiddetli şekilde de eleştirmişimdir de. Ama kendisi yine de bir gün olsun bana sitem bile etmemiştir. Çünkü dün eleştirdiğim kişinin bir mağduriyetine şahit olursam o nu savunmasını da bilirim. Ömrü hayatımda kimsenin gazetecisi olmadım, olmamda, kendi vicdanımın sesini dinler nerede bir haksızlık varsa karşısın dururum.
Olmadı beyler hem de hiç olmadı. Kinle, nefretle, ötekileştirerek hiçbir yere varılmaz. Bu bağlamda hükkümete yakınlığıyla bilinen yeni şafak gazetesinin bu günkü manşetini anlamlı buluyorum ve kendilerini kutluyorum. Manşet şu; ‘Bu çağrıya siz de katılın’ Yeni Şafak diyalog için bu çağrı yaptı: Başka Türkiye yok! Evet hepimiz bu gemideyiz gemi yanarsa, ya da batarsa hepimiz gideriz. Bu ülke birilerinin özel mülkü değildir. Ensar Öğütün, Çetin Demircinin olduğu kadar Taşkın AKTAŞ’ında ülkesidir
MEMET AVŞAR