Sitedeki Yeriniz : Ana Sayfa » MEHMET AVŞAR/Topraklarımız yeniden aydınlanırken!

MEHMET AVŞAR/Topraklarımız yeniden aydınlanırken!

Osmanlı  ve Türkiyeden Yahudi- Sabetay ve Masonlar
Birinci Dünya Savaşı sona  ermişti.. Doğu topraklarının en kudretli milleti olan Türkler, birinci Dünya harbi sonunda 1.300.000 şehit vermişti. Resmi olmayan rakamlara göre 1.600.000 asker kaybolmuştu. Bu Türklerin toplam kaybının 2.900.000 asker olduğunu belirtiyordu. Osmanlı İmparatorluk geneleklerinde kesinlikle gayrı müslimler askere alınmıyordu.
Savaşların ardında, İmparatorluğun son dönemleride, Ermeniler, Yahudiler ve Rumlar Anadolu topraklarında en zengin kabilelerin başında yer aldılar. Sultan  Hamit Handan istediklerini alamayan Yahudiler gereken hazırlıkları yapmaya başlamişlardı.
Bin yilik bir sürecin sonunda anlaşıldı ki; Türk milleti öyle savaşla filan zapt edilecek bir millet değildir. Birinci Dünya Savaşının ardında 185.000 yahudi Avrupadan  Anadoluya göç ettirildi. Anadolunun Doğusunda sürgüne mahküm ettirilen Ermeniler ise kimliklerini gizlediler.
1923 te Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan 4 yıl sonra yapılan nüfus sayımında Türkiye nüfusu sadece 13.000.000 du, bu nüfusun içinde 1.000.000 kadarı gayri müslimdi, tahsili ve zengindiler, bundan dolayıda her zaman Türkiyenin en kritik görevlerinin başına geçmeyi başardılar ve memleketin en güzel yaşam alanlarını kendilerine tahsis ettiler. Kendilerini en büyük Atatürkçü ve en büyük vatan sever olarak tanıttılar, zira bu nedenle  bütün kuraları onlar koydu. Onlar Ülkeyi kendi amaçları doğrultusunda  ilelebet yönetmek içinde kendinde sonraki çocuklarınada bunu öğretiler. Anadolunun asıl sahipleri kesinlikle mektep medrese yüzü görmemeli refah ve huzura kavuşmamalıydı  bunu  da müslüman anadolu halkını başörtülü  olarak eğitim görmesini engelemekti, böylece muhafazakar aileler zeki kız çocuklarını okula gönderemeyecek,  toplumun ayaklarından biri kırarak karanlığa doğru sürüklenmişti. Bu konuda medyadaki güçlerini sonuna kadar kulandılar. Ülkeyi dış tehlikelerde koruyacak olan ordu irtica gibi sebeplerle kendi halkına düşman ettirildi. Ülke bütün enerjisini kendi içinde tüketi zira Türk- Kürt, Alevi- Sunni  gibi meselelerin temelinde hep onların parmakları oldu.
En önemli askeri ihaleler hep israil devletine verildi.
Yaklaşık 80 yıl sonra Anadolu toprağının doğusunda doğan güneş, Başbakan Recep Tayip Erdoğanın ta kendisiydi , görülmemiş bir halk desteğiyle başbakan oldu.
YüzYılık bu karanlık oluşumu  bertaraf etmek için büyük bir harekat başlattı. Yargı, siyaset ve ekonomi üzerinde öyle bir operasyon düzenledi ki bu yüz yılın en büyük başarısıydı. En önemli icratlarıda biride kuşkusuz israilin kabusu Hakan Fidanın MİT’in başına getirilmesiydi. Ağlama duvarında ki ordunun üst kademelerindeki  generalerin yahudi kimliklerini il kez MİT açıklıyordu.
Şimdi daha iyi anlıyoruz bu güne kadar neden terör sorunu bir türlü çözülemüyordu Türkiyede.  Evet Türkiye tehlikenin farkına vardı ve gerekeni yaptı.

DOĞU GÜNEŞİ GAZETESİ ARDAHAN'DA GÜNLÜK YAYIN YAPAN MÜSTAKİL VE SİYASİ BİR GAZETEDİR. İLETİŞİM; SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEMET AVŞAR; 05414757500