Sitedeki Yeriniz : Ana Sayfa » Haberler » HALİT PAŞADAN, ORHAN ATALAY'A MEMLEKETİMİZ

HALİT PAŞADAN, ORHAN ATALAY'A MEMLEKETİMİZ

 Fotoğraf


9 Şubat 1925’te vurulan  Ardahan Milletvekili Halit Paşa, kendisini hastanede ziyaret eden  Mustafa Kemal  Atatürk’e  olayı anlatırken üstüne basa basa bunu söylüyor, “Kel Ali’yi altıma aldım, döverken puşt Rauf arkamdan ateş etti, beni sırtımdan vurdu” diyor. O Halit Paşa ki,  Ömrü neredeyse savaş meydanlarında geçmişti.Değişik cephelerde bir çok çatışmanın odağında olmuş,en kritik anlarda aldığı kararlar ve yaptığı hamlelerle kısa zamanda nam salmıştı …Vücudunda değişik yerlerde birer şeref madalyası gibi taşıdığı otuz altı yara vardı.Herkesin inisiyatif almakta zorlandığı anlardaki atak tavırları ve cesaretiyle dikkatleri üzerine çekmişti.Dindarlığı, ve vatanseverliğine heyecanını ve öfkesini de ekleyince askerler ona “Deli” lakabını takmışlardı.Ancak bu “delilik” vatana hizmet aşkıyla yanıp tutuştan bir yiğidin hürriyet ve bağımsızlık kaygısıydı…Milli mücadele’de doğu cephesinde Kazım KARABEKİR Paşa ile birlikte büyük kahramanlıklar göstererek Kars ,Ardahan ve Artvin’i Ermeni ve Gürcü çetelerin işgalinden kurtardı.Doğu Anadolu’da adı bir efsaneye dönüştü.Şark’ın gizli fatihi olarak anıldı.Savaştan kaçmaya çalışanlara yaptığı ateşli konuşmalarla düşmana bile nam saldı.Milli mücadele henüz başlamadan Mustafa Kemal’e ve Anadolu hareketine karşı çıkan bir grup muhalifi Trabzon’da etkisiz hale getirdi. Kongre ve genelgelerin huzur içinde yapılmasını sağladı.  Cumhuriyetin ilanından sonra soyadı kanunu çıkınca o da adıyla bütünleşen ve onu “Deli Halit Paşa”diye bayraklaştıran Kars,Ardahan halkına vefa gösterilerek kendisine “KARS’I ALAN” soyadı verildi.O Kars,Ardahan’ı ve Artvin ’emperyalizmin eli kanlı katillerinin elinden almış,Misak-ı Milli’ye gururla dahil etmişti.1925 yılında ikinci TBMM’ne Ardahan milletvekili olarak girmenin gururunu yaşadı.
Küresel kapitalizm o günlerde de boş durmadı.  Bu gün olduğu gibi, Onların oyunlarını bozacak olan gerçek Anadolu çocuğunu Mecliste barındıramazdılar. Ülke yönetimine eğitimli ve zengin Rum, Yahudi ve diğer yabancılar hakimdi. Bu oyun ta ki Ak Parti iktidara gelinceye kadar sürdü. Tabiî ki AK Parti hükümeti içersinde yer alan, sadece Ardahan’ın  değil bölge Milletvekili konumunda olan biri çıktı. Sözü ettiğimiz kişi Ardahan Milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay, Halit Paşadan  89 yıl sonra ilk kez Ardahan böyle bir  Milletvekili ile onurlandırılmıştır.
  Ardahan artık memleket olarak, bundan böyle namuslu dürüst, samimimi insanların çabucak harcandığı, zübüklerin prim yaptığı yer olmaktan kurtulacaktır. Bu coğrafyada  şimdiye kadar zübükler kendilerini çok iyi pazarladılar. Hatta bunu hala yapmaktalar.Ardahan'da çok  daha önemli projeler dururken, (yerli sanayimiz hayvancılık, tüneller ve tren yolu gibi hayati konular) Havaalanına ihtiyaç olmadığını kendileri de bilmelerine rağmen, namuslu dürüst, saf ve temiz Ardahan halkına kendilerini öyle pazarlamatalar  ki,  ‘’Bakın biz havaalanı istiyoruz, birileri istemiyor dostunuzu, düşmanınızı tanıyın. Onlar size vekillik yapamazlar, ancak biz size vekillik yapabiliriz. Canlarım benim, baba dostları (Halk aptal ya bu laflara yine kanacağını zannediyorlar) bastırın belki birileri sesinizi duyarda beni aday gösterirler’’  sonra dönüp yanındakilere,   ‘’Ben, sen, o,  Yine eskisi gibi anlarsınız ya! ‘’ ancak unuttukları bir şey var Ardahan halkı artık o eski halk değil, halk çoktan kuyu dibinde çıktı, artık gökyüzü halkın gözünde daha büyük. Orhan Atalay’ın Ardahan’a hizmetlerini yeni gökyüzü penceresinde bakmaktalar  ve daha net görüyorlar. Yani uyutma devri kapandı.
Allah aşkına şu işe baksanıza Ardahan’a üniversiteyi onlar getirmiş, hata onların yüzü suyu hürmetine diğer iler de üniversitelerine kavuşmuşlar. Onlar olmasa güneş doğmayacakmış, onlar olmasa Ardahan’a hiçbir hizmet gelmeyecekmiş. İnsan bu kadarda kendini komik duruma düşürür mü?
Ardahan Milletvekili Prof. Orhan Atalay gecesini gündüzüne katan değerli bir siyaset  adamıdır. Aynı zamanda da  akademik yönüyle her zaman övünç kaynağımız olmuştur.  Atalay’ın  değerini Türkiye’den ve hata dünyada bilmeyen yok iken, kendi öz memleketi Ardahan’da başka hesaplar peşinde koşanlar  Atalay’ın hizmetlerini hiçbir yerde yüzü olmayan, süslü kelimelerle yılarca bu halkı uyutan eskimiş siyasetçilere mal etmekteler. Ne acı bir durum değil mi?
Geçenlerde özel idareden çalışan bir dostumla sohbet ediyorum. Konu geldi Ardahan’ın siyasetine dayandı. Bu arkadaşım ne dedi biliyor musunuz. ‘’Yahu dedi bu Atalay büyük adam özel idare ödenek sıkıntısı çektiği bir dönemde, Atalay’ın çabaları sonucunda hükümetin başka işlerde kullandığı ödenekte artan bir para olmuş. Hiçbir vekilin bilmediği bu durumu Atalay biliyormuş ve Başbakana rica etmiş ve bu ödenek Ardahan il özel idaresine aktarılmış. Ancak bu adam kendi reklamını yapmadığı için yaptıkları hizmetler hep gizli kalıyor. Bazen de başkaları sahip çıkıyor. Ardahan’ın en uzak köyü bile parke taşlarla döşenmiş durumda, Kars’ta bile merkezi iki köy dışında  bırakın kilit parke taşlarla döşenmesini,  köylerinin doğru dürüst yolu bile yok.’’ 
Yapılanları görmemek elbet eki nankörlüktür. Biz gazetecilere düşen ise’ yiğidi öldür ama hakkını yeme’, sevmeye bilirsiniz birini ancak bu durum gerçekleri değiştirmemesi gerekir. Akşam evinize gittiğinizde en azında çocuğunuzun yüzüne bakma cesaretini kendinizden bulmalısınız. Tabiî ki o yüz çoktan sığır derisine dönüşmemişse.  Orhan Atalay Ardahan’a lazım beyler, Ardahan halkı kadir kıymet bilir onu size ezdirmez, boşuna heves etmeyin, gökyüzü öyle sizin anladığınız gibi kuyu ağzı kadar değil, kuyuda çıkın artık gök yüzü kuyu dibindeyken baktığınız gökyüzü kadar değil. Eğer çıkmayı becermeyeniniz varsa bunca haksızlık etiğiniz  Sn. milletvekilimiz Orhan Atalay sizin ellinizden tutar kuyunun ağzına koyar ve gök yüzünün ne kadar büyük olduğunu görmenizi sağlar. Ancak ondan balık beklemeyin, o size balık vermez ama tutmasını size öğretir.  Bu gün ona kızsanız da, bir gün gelecek, tutuğunuz balıklar sizin ve çocuklarınızın hayatını kurtaracaktır. Bu gün nasıl bir gaflet uykusunda olduğunuzu o gün çok daha iyi anlayacaksınız. 

Artık her kes çok iyi bilmelidir ki, bu memleket namuslu, dürüst ve çalışkan memleket sevdalısı  yiğitlerini kimseye ezdirtmez. Zira Orhan  Atalay gibi  insanlara ihtiyacımız var. Bu tip insanlar, Ardahan'ın geleceğine yön veren değerlerdir. Bunu değerli Ardahan halkı çok daha iyi bilmektedir.


06:22, 31.10.2014


Haber Yorumları

DOĞU GÜNEŞİ GAZETESİ ARDAHAN'DA GÜNLÜK YAYIN YAPAN MÜSTAKİL VE SİYASİ BİR GAZETEDİR. İLETİŞİM; SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEMET AVŞAR; 05414757500