HALKIN BAĞRINDAN BİR BAŞKAN YEŞERİYOR, HASAT 30 MART

30 Mart 2014 yerel seçimlerin hazırlıklarının sürdürüldüğü şu günlerde halkın gündemini meşgul eden, Belediye Başkan adaylarından DSP Ardahan  Belediye Başkan aday Ömer Türk oğlu, gittiği her yerde halkın yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Halk, kendisine adeta bir kurtarıcı gözüyle bakıyor.
Bu yoğun ilginin sebebini önce halka sonra Türkoğluna sorduk. Halk, ‘’O bizden biri, biz biliyoruz karakterini, kişiliğini, onun bir halk çocuğu olduğuna inanıyoruz. Biz onun yedi ceddini biliyoruz. O yerden bir çuval para bulsa, emek edip kazanmadığı için o paraya elini bile sürmez. İşte o böyle biri, biz böyle siyasetçileri özledik. Türkoğlunun adaylığı işte bu yüzden bizim için çok önemli. ‘’şeklinde ifadelerden bulundular.

Öte yanda Türkoğlu için çalışacağını belirten başka bir vatandaş ise  ‘’Ben köyde oturuyorum ama Ardahan’da ki akraba ve dostlarıma Ömer Türkoğlu’na oy vermeleri için ricada bulundum çünkü o çaresizlerin çaresi, evsizlerin evidir. Onun iyiliklerini, insaniyetini anlatmakla bitiremem. Üç gün önce küçük bir partide Belediye Başkan adayı olan bir şahıs, aday olmadan önce bana bir iş yaptı, bu esnada kurnazlığını göstererek bana bir senet imzalatırmış. Şimdi o senedi sinsi bir şekilde icraya vermiş. Allah göstermesin böylelerin eline sel ayet geçerse biz ne yaparız’’ diye ifadelerde bulundu.
Türkoğlu ise ‘’Halkımız ne dese o olacak. Her şey halk için olacak, halkın yaşam kriterini yükseltmek için çaba harcayacağız. Belediye Başkanı konut ununa seçildiğim vakit taşınmayacağım mesela, orayı halkın hizmetine açacağım. Onlarla nefes alacağız, onlarla nefes vereceğiz.Bu devir, sıradan insanın en parlak zamanı;malesef  bugün ki yönetici zihniyeti, duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın zihniyetidir. Kimse bir şeyin üzerinde durup düşünmüyor. Kendisine bir ülkü edinen çok az. Umutlu birisi çıkıp iki ağaç dikse herkes gülüyor:  Yahu bu ağaç büyüyünceye kadar yaşayacak mısın sen? Öte yanda iyilik isteyenler, insanlığın bin yıl sonraki geleceğini kendilerine dert ediniyorlar. İnsanları birbirine bağlayan ülkü tümden yitti, kayıplara karıştı. Herkes, yarın sabah çekip gidecekleri bir handaymış gibi yaşıyor. Herkes kendini düşünüyor. kendisi kapabileceği kadar kapsın, geride kalanlar isterse açlıktan, soğuktan ölsün, vız geliyor... Projelerimizin hepsinde ana fikir halka yaşam alanları oluşturmak.Balık vermeyeceğiz ama balık tutmasını öğreteceğiz.’’dedi.

                                                                                                               Bu Haberi 1651 Kişi Okudu