Sitedeki Yeriniz : Ana Sayfa » Haberler » ATALAY, KÖYLÜLERİ ORTAK AKILDA BULUŞTURDU

ATALAY, KÖYLÜLERİ ORTAK AKILDA BULUŞTURDU

 Fotoğraf

Büyük Altunbulak ile Dölekçayır köylüleri  mera ihtilafı nedeniyle birkaç gün önce kavga etmiştiler, silahlar çekilmiş yaralananlar olmuştu. Jandarma iki köy arasında nöbet tutu. Ta ki Milletvekili Orhan Atalay olaya el koyana kadar, Atalay iki köyü barıştırdı. Olayda şükür çözüldü.
Orhan Atalay, her iki köyün  ihtiyar heyetini de yanına alarak, komşu köylerin  muhtarlarını da çağırarak ortak bir akıl ile olayı çözdü. Son olarak   gelen kanaat önderleri de olaya el koyarak Atalay’ın ortaya koyduğu ortak akılda onlarda buluştu.
Olay çözüldükten sonra Atalay, İki gündür orada nöbet bekleyen asker ve özel hareket ekibini de unutmadı onlara da  teşekkür etti.
Asırlardır insanlar sevgisini, aşkını, öfkesini, nefretini diliyle ya kusmuş ateş püskürmüş ya da güller saçmış gülistan olmuş. Köylerde ise bu durum daha belirgin durumda, bir yanı bahar bahçeyken, bir yanı kan revan. Bahar ayları köylülerin en kızgın zamanıdır. Kendilerinden çok hayvanlarının otlaklarını düşünürler.
Büyük şair Nazım’ın dediği gibi,

ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlarımız,

Evet binlerce yıl  Anadolu toprakları çok değişik kavimlere misafirlik etti. Bu kavimlerin hepsi de cehaletle mücadele etmişler. Bunların içinde çok alim ve bilge insanlar çıkmış ve dünya literatüründe yerini almışlardır.
İşte bu günde cehalet bu topraklarda hükmünü sürdürmeye devam ediyor maalesef. Ceviz kabuğunu doldurmayan sebepler yüzünde insanlar kan dökmeye devam ediyor.
Ancak Allahtan bu toprakların her çağda olduğu gibi, bu zamanda da bilge ve alimleri mevcuttur. İşte Orhan Atalay’da  bu şahıslardan biridir.  Arkasında atıp, tutanlar bile onunla karşılaştıklarında önünü ilikliyorlar.
Bir rivayete göre, Davud (a.s) Lokman Hekimden bir koyun keserek en iyi iki parçasını getirmesini ister. Lokman Hekim ona kestiği koyunun dil ve yüreğini götürür. Aradan birkaç gün geçince Davud (a.s) yine Lokman Hekimden bir koyun keserek bu sefer en kötü yerini getirmesini ister. Lokman Hekim yine koyunun dili ve yüreğini götürür. Davud (a.s) bunun hikmetini sorunca, Lokman Hekim şöyle cevap verir: " Bu ikisi iyi olursa bunlardan daha iyisi, kötü olursa da daha kötüsü bulunmaz" der. Yani bu dünyadaki hayatımızı " kalp yazar, dil okur." Sözlerimiz ilim, irfanımızı ya da noksanımızı ortaya serer. Bu yüzden ilim sahipleri söz söylemeyi bilmeyenlere sükutu tavsiye eder. "Biliyorsan konuş ibret alsınlar, bilmiyorsan sus adam sansınlar." Bu deyişler bizim medeniyetimizin incileridir. Güzel konuşmak önce susup dinlemeyi bilmekten geçer. Yüce Allah dinlemenin faziletini yaratılış mucizesinde ne güzel göstermiş, insana "iki kulak, bir ağız vermiş". Sözlerimiz ok gibidir, ağızdan çıktıktan sonra bir daha geri dönmez.
Kişi sözü söylemeden önce ona hakimken, söyledikten sonra ona mahkum olur. Söylenen sözün manası kadar, yerinde söylenmesi de önemlidir. Yerinde söylenen söz ciddi etkiler yaratır. Bu anlamda sevgili Yunus Emre bakın ne demiş:
"Söz ola kese savaşı/ söz ola kestire başı.
Söz ola ağulu aşı, yağ ile bal ede.
Önemli olan her sözü her yerde değil, anlayanların bulunduğu yerde  söylemeyi bilmektir. Anlamayanlara söylenen sözün değeri düşer, ayaklarda pul olur. "Her sözün vakti, her nüktenin yeri vardır. Dilsizin dilinden ancak anası anlar." Sözü anlayabilmek içinse,  göz ve kulaktan çok kalp ve gönül lâzım. Kalpten çıkan söz, kalbe ulaşır, ağızdan çıkan söz ise kulak duvarına çarpar, bir türlü aşamaz. Sözü dinleyen de, söyleyen kadar önemlidir. Satıcının güzelliği, alıcıdan gelir. Kalpten gelen söz, girecek bir gönül mutlaka bulur. Eşrefoğlu Rumi şöyle der:
"Dil dudak debreşmeden, sözden anlayan gelsin!"
İşte bu yüzden Orhan Atalay bu toprakların bir değeridir. Bu memlekete lazım olan biridir. Kendinizin kişisel hesaplarınızın peşinde koşmanız ancak kendiniz kandırırsınız. Büyük düşünün ve Atalay’a sahip çıkınız, yoksa sonra çok geç olur, benden söylemesi..
YAZAR;MEHMET AVŞAR


20:27, 06.06.2018


Haber Yorumları

DOĞU GÜNEŞİ GAZETESİ ARDAHAN'DA GÜNLÜK YAYIN YAPAN MÜSTAKİL VE SİYASİ BİR GAZETEDİR. İLETİŞİM; SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEMET AVŞAR; 05414757500